Türklerin ve Moğolların tarihsel süreçte uzunca bir zaman aynı coğrafyayı paylaşmış olmaları, Türkçe ile Moğolcanın gerek uzun
yıllar iç içe yaşamış olmaktan kaynaklı dil ilişkileri ve gerekse aynı dil ailesine mensup olmaları, ayrıca eski Türklerden kalan Türk
kültür varlıklarından önemli bir kısmının günümüzde Moğolistan sınırları içinde bulunuyor olması sebebiyle Türk ve Moğol
araştırmacılar Türklük Bilimi çalışmalarında sık sık bir araya gelmektedir. Buna ilaveten Cengiz Han ve oğulları başta olmak üzere
Türkiye'de de Moğol tarihine ciddi ilgi duyulmakta ve Moğol tarihi üzerine önemli araştırmalar yapılmaktadır. Ortak tarih şuuru iki
ülke halklarının yakınlaşmasında önemli rol oynamış; dost ve kardeş Moğolistan ile Türkiye'nin izlediği devlet politikaları;
Türkiye'nin Moğolistan topraklarındaki Türk kültür varlıklarına olan ilgisi ve Moğolistan'ın Türkiye Cumhuriyeti'ni de dâhil ettiği
üçüncü komşu politikası iki ülkenin dostluk ve kardeşliğinin her geçen gün daha da derinleşmesine vesile olmuştur.